?>

BAŞIN OLMAYINCA, AYAĞIN OLUR!

M. Şah Ayaz

4 ay önce

Türkiye cumhuriyeti, tam bir tiyatroya dönüştüğü, her tarafından komedi ve dram anın yaşandığı bir ülke senaryosunu andırıyor!

Yirmi iki yıldan beri diploması tartışılan ve bir türlü ispatlanamayan, bir yönetici tarafından yönetilen ülkede, en büyük yara olan diplomanın önem ve ehemmiyeti anlaşıldı!

Son diploma çetesi ile anlaşıldı ki bu ülke sadece siyasileri ile değil, eğitim, hukuk, bilim, siyaset ve ekonomik olarak ehil olmayanlar tarafından yönetiliyor.

Biz gelen rektörlerimizden hep şikayet ederdik, biz Milli eğitim müdürlerimizin cehalet ve liyakatsizliklerini eleştirirdik, biz yargıdaki yargıç ve savcıları, biz mühendis ve idarecilerin bu şapşallıklarını eleştirirdik…

Bunlar nasıl bu diplomalara sahip olmuşlar şaşardık, nasıl idareci olmuşlar, nasıl bu makamları işgal etmişler hep buna yanardık!

Uzun bir süreden beri, yani yaklaşık yüz yıl geçti bu sistemin bu sakat yapısının üzerinden, anlaşıldı ki, bu iş okuyup dirsek çürütmek, göz kör etmek ve fazla bilgi ile donatılmakla olmuyor!

İşin kurnazlığı ve şeytanlığı ile üst aklın yardım ve desteği ile bunlar farklı yollar ve farklı okulların diploması ile mümkündür.

Eskiler derlerdi ya, hayat mektebi on üniversiteye bedeldir, işte bizim hayatımızın gerçekleri, bizim sokaklarımızda ve bizim Cezaevlerimizde hayat bulmuş!

Bakın bir yapma diploma ile nasıl cumhurbaşkanı olunuyor ise bu gün bu yapma diplomalar ile nasıl doktor, mühendis ve yargıç olunduğunu anlayın…

Bizim başımıza rektör diye getirilenlerin biraz izleyin, hepsinin en çok yakın oldukları çevre, güvenlik ve içişleri bakanlığı birimleri, neden diye sorun?

Çünkü hepsinin bir gün yakalanırım korku ve endişesi içinde oldukları için hepsi, tam devlete ve özellikle yeni sisteme bağlı ve yönetimi o siyasilerin elinde olan tipler!

Bu hiçbir idareci kendi diploma ve eğitiminden emin olmadığı gibi, hepsinin içinde bir korku ve endişe vardır, bu yüzden Valinin ve Siyasilerin emrinden çıkmaz ve hiçbir itirazları olmaz!

Bakın bir İngilizce öğretmeni ve yıllar sonra, sahte diploma veren bir üniversitenin profesörlük diploması ile Profesör olan biri olan bir…

İlk önce kendisinin bu yayın ve diplomalarını kamuoyu ile paylaşıp ispatlaması gerekmez mi? Ama nedense hiç sesi çıkmıyor, hatta ondan öncekilerin de dahil olmak üzere!

Nedenine gelince bunlar bir topluluk karşısında, özellikle bir bilimsel toplantıda hitap edecek kabiliyetlere bile sahip olmayan ve maalesef önlerindeki metinleri okumakta bile zorlanan kişilerdi!

Bence şu an görev yapan ve son 30 yıl içinde akademik unvan alan tüm idarecilerimiz ve akademisyenlerimizi yakından mercek altına alarak kontrol etmemiz, hatta yeni bir sınavdan geçirmemiz gerekir.

Yabancı dil bilmeyen akademisyenden, hiçbir makalesi olmayan ve başkalarının makaleleri ile unvan alanlar ile tezlerini başkalarına yazdıranlar dahil…

YAZARIN DİĞER YAZILARI