Son günlerde, bazı sivil toplum örgütleri, siyasiler ve özellikle, Batman valiliği tarafından ortaya atılan önemli bir gündem var!
Bu gündemim adı ise ‘Uyuşturucu ile mücadele’ çok önemli ve özellikli bir konu olmasına rağmen, bana çok komik gelen tarafı ise yangın evin içini küle çevirmiş, bacaya çıkmış daha yeni bu memleket uyanmaya çalışıyor!
Kütçe bir söz var ‘Pişti tır elimin kezi küre’ yani iş işten geçtikten sonra gaz çıktıktan sonra mahcup olup pişman olmanın hiçbir anlam ve önemi olmaz!
Bu tür ata sözlerini daha çok arttırabiliriz, ancak bu alanda mücadele etmenin yolu bu değildir, bu maddeler ile mücadele, kaynaktan yapılır, o mücadele tekniği ise benimsenmiyor.
Nedenine gelince şöyle anlatayım; Kaynak denilen iş öncelikle kolluk gücü ve bu alanda yetişmiş güvenlik güçlerine devletin emir vermesi ve talimat vermesi ile olur.
İkincisi ise mücadele içici ve torbacı ile olmaz, tüccar ve mafyası ile yapılmalıdır, bunun için devlet gücüne ve yargıya ihtiyaç vardır.
Benim bir sivil örgüt ve meslek odası başkanından aldığım mücadele tekniklerine hiç katılmadığımı söylemem belki onu şaşırtmıştır ama işin gerçeği bu.
Yani özellikle bataklığı kurutmadan sineklerle mücadele etmek çok zor ve sonuçsuz çabalar ortaya çıkarır, boşuna emek ve boşa giden bir zamanı, maliyeti ortaya koyar!
Öncelikle devletin ve güvenlik güçlerinin olaya bakış açılarının değiştirilmesi gerekir, gençler ve çocuklar siyaset yerine alkol ve uyuşturucuya yönlendirmesi politikasından vaz geçilmelidir.
Yani bizim daha 1990 yıllarında mücadele ettiğim ve engellendiğimiz bir konu, devletin göz yumduğu ve teşvik ettiği eğlence mekanları ve eğlence maddelerinin sınırlanması….
Başıboş gençlerin uyuşturucu ve eğlence sektöründen, spor ve eğitim alanlarına yönlendirilmesi, işin rantını kazanan, çete ve mafya ile devletin ciddi mücadele etmesi!
Bu gün ülkemiz ve bölgemiz uluslararası mafyanın cirit attığı ve özellikle iktidar partisi eli ile korunan ve kullanılan bu maddelerin devlet politikasından çıkarılması.
Yıllar önce biz gazeteci olarak, fuhuş ve uyuşturucunun devlet birimleri eli ile yapıldığını manşetlere çekerken bu günleri çok iyi görüyorduk.
Şimdi bu politika amacına ulaşmış ve cezaevleri, kadına taciz ve tecavüz ile uyuşturucu ve madde bağımlıları ile dolu!
Daha iki hafta önce ziyaret ettiğim Batman Beşiri açık cezaevi mahkumlarının yüzde doksanının 20-25 yaş arası ve bunlarında yüzde doksanının uyuşturucu kullanım ve torbacılıktan yattığına bizzat şahit oldum!
Bu tablo devletin ve siyasilerin ayıbı, onların politikalarının sonucu halkımız bu hale geldi, öncelikle devlet politikasının değişmesi gerekir.
Fuhuş her eve girerken, uyuşturucu herkese serbest olurken gençler bu tuzağa düşerken, yangın bacayı sararken, kimse bana hikaye anlatmasın!
Mücadele edenleri saygıyla selamlarım ama yanlış zamanda, yanlış yerde duruyorlar!